Paylaş
RUKİYE ŞİMŞEK'E ADALET


Rukiye Şimşek'e Adalet İstiyoruz!

Cam silerken düşerek hayatını kaybeden Rukiye Şimşek'in ölümünden sorumlu olan işverenlerinin yargılandığı ceza davasının ilk duruşması Kartal Adliyesi'nde görüldü.

Rukiye Şimşek'in ailesinin avukatı Sevgi Evren, Rukiye'nin ölümünün sorumlularının güvenlik tedbiri işveren sanık Merve Hanım ve kocası olduğunu, bu nedenle sanık sandalyesinde her ikisinin de yer alması gerektiğine ilişkin talebi ifade etti. Her iki sanığın da bundan sonraki duruşmalarda hazır bulunması karara bağlandı.

Duruşma sırasında ev işçilerinin hayatına ve can güvenliğine ne kadar önem verildiğini gözler önüne seren trajik diyaloglar da yaşandı. Kendisine "evinizde güvenlik tedbirleri alır mıydınız" sorusu sorulan sanık, "sabun kullandırmazdım çünkü sabun izine tahammülüm yok" şeklinde yanıt verdi.

Mahkeme heyeti gerekli soruşturmaların ve keşiflerin yapılması ve tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 24 Şubat 2015 saat 10.05'e erteledi. İmece Ev İşçileri Sendikası davaya müdahil olma talebinde bulundu. Sendikanın talebi bir sonraki duruşmada karara bağlanacak.

Mahkemenin ardından İmece Ev İşçileri Sendikası bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını İmece Ev İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ayten Kargın okudu. Açıklamaya Rukiye Şimşek'in ailesi ve sendika üyeleri de destek verdi.

"Artık Hayal Kurmuyoruz"

Rukiye Şimşek'in oğlu Emre de duruşmadan önce annesini bize şöyle anlatmıştı:

"Annemin mutlu ve kısa süren hayatı... Şimdi ben bu kağıda annemi anlatmaya çalışsam belki yetmez, belki de sayfalar sürer. Benim annem çok farklıydı. Kimseye bir zararı yoktu. Yüzünden hiçbir zaman gülücükler eksik olmazdı. Kimseye küsmez, kimsenin kalbini kırmaz ve hoşgörüsünü kimseden eksik etmezdi. Annem ev hayatında başarılı, mutlu ve güleryüzlü bir ev hanımı idi. Annem, ailemizi çok severdi. Hayatımda gördüğüm en fedakar anne benim annemdi. Ailesiyle mutlu bir hayat süren vakit geçiren sevdikleri için hayaller kuran biriydi. Komşu ilişkilerinde herkes tarafından sevilir ve sayılırdı. Hayalinde hep ev sahibi olmak vardı. Bu hayalini gerçekleştirmek için işe başladı. İş hayatında başarılı ve kendini sevdiren biriydi. Sırf benim ve ablamın okuması için çalışıp çabalardı. Biz de ona layık birer evlat olmak için okulumuzu başarılı bir şekilde devam etmeye çaba gösterirdik.

Annem bizi kimseye muhtaç etmedi.Çünkü o bir MELEKTİ..

 

Belki bu yazıyı okuyanlar benim çok abarttığımı zannedecekler ama ben içimden gelen en samimi duygularımla söylüyorum. Benim annem çok farklıydı. Annemle birlikte çok güzel hayaller kurardık. Hep torun sahibi olmak istiyordu. Ama bu hayalini gerçekleştiremeden hayata gözlerini yumdu. 13 Kasım 2013 tarihinde babama gelen acı bir haberle yıkıldık. Biz ise hayata küstük, artık hayal kurmuyoruz. "

 

İmece Ev İşçileri Sendikası'nın duruşmadan sonra okuduğu basın açıklamasının metnini paylaşıyoruz:

 

Basına ve Kamuoyuna

 

Zenginler, muktedirler, patronlar için cennete; biz emeğiyle çalışanlar içinse cehenneme dönüşmüş bu vahşi sömürü düzeninin açtığı yaralarımız hala çok taze. Bu ülkede sürekli işçi cenazeleri kaldırılıyor. Soma'da, Mecidiyeköy'de, Esenyurt'ta, Davutpaşa'da, Tuzla'da, OSTİM'de, Karadon'da, Kozlu'da ve daha nice yerlerde iş cinayetlerinde hayatlarını kaybeden işçi arkadaşlarımızın cenazelerini kaldırıyoruz. Biz, adına kader dedikleri şeyin aslında vahşi kapitalizmin en gaddar yüzü olduğunu, iş cinayetlerinin asla kader olmadığını çok iyi biliyoruz. Ateş düştüğü yeri yakmıyor; o ateş hepimizi yakıyor.

 

Biz ev işçileri olarak  iş cinayetlerine hiç yabancı değiliz. Ne yazık ki ev işçiliği yaparken iş cinayetlerinde ölen kaç kişi olduğunu bile tam olarak bilemiyoruz çünkü bu konuda ne Çalışma Bakanlığı'nın ne de SGK'nın yaptığı herhangi bir çalışma bulunmuyor. Ama bildiklerimiz de var elbette; Gültekiye Özmen, Fatma Aldal, Pakize Akçam çalıştıkları evlerin camını silerken düşüp hayatlarını kaybettiler.

 

Rukiye Şimşek de bir emekçiydi, ev işçisi olarak çalışan bir arkadaşımızdı. 42 yaşındaydı. Emre ve Hatice'nin annesiydi. Banka kredisi ile aldıkları evin borcunu ödeyebilmek için çalışıyordu. 13 Kasım 2013 tarihinde Kadıköy Ali Nihat Tarlan Caddesindeki 7 numaralı apartman üçüncü katında çalıştığı dairenin camını silerken düşerek hayatını kaybetti. Geride iki çocuk ve bir eş bıraktı. Bugün burada Rukiye'nin ölümünün sorumluları aleyhinde açmış olduğumuz davanın ilk duruşması görüldü. Biz bu sürecin sonuna kadar, tüm sorumlular cezalandırılıncaya kadar bu davanın takipçisi olacağız. 

 

Biz İmece Ev İşçileri Sendikası olarak bugüne kadar ev işçilerinin haklarını savunmak için her alanda mücadele verdik, bundan sonra da vereceğiz. Ev işçilerine müjde adı altında çıkarılan torba yasada 10 günden az çalışan ev işçilerine uygulanan ayrımcılığa hayır diyoruz. Ev işçilerinin özel istihdam büroları adı altında taşeron sistemine mahkum edilmesine karşı çıkıyoruz. İş yasasına alınmayı, sigortalanmamızın kolaylaştırılmasını ve sigortalanmamız için teşvik sağlanmasını istiyoruz. Tüm işçilerin güvenli ve insana yakışır koşullarda çalışmasının yasal güvence altına alınmasını istiyoruz. Ev İşçilerinin çalışma koşullarına ilişkin ILO 189 "Ev İşçileri için İnsana Yakışır İş" sözleşmesinin imzalanmasını talep ediyoruz.  Ağır sömürü koşulları ile karşı karşıya olan tüm ev işçileri yasal güvenceye alınıncaya, sağlık, sigorta ve örgütlenme hakkı kazanıncaya kadar yılmadan mücadelemizi sürdüreceğiz.

 

Rukiye Şimşek'e Adalet!

İş Cinayetleri Kader Değildir!

Cama Çıkma Cama Çıkarma!

Ev İşçilerine İnsana Yakışır İş!

 

İMECE EV İşçileri Sendikası

23.10.2014