Paylaş
Hükümetten Göçmen İşçilere: 'Hadi Memleketine!' Yasası*
Binlerce göçmen ev işçisi  kayıtsız ve güvencesiz çalışıyor.
Çalışma izni bulunmadığı için ülkeye giriş çıkış yapmak zorundalar.
Şu anki sistemde Türkmenistan, Gürcistan, Azerbaycan, Ukrayna, Moldovya, Endonezya gibi ülkelerden gelerek çeşitli iş dallarında güvencesiz çalışan kişiler turist vizesiyle ülkeye giriyor; üç veya altı ay kalıp, ülkelerine giriş çıkış yapıp yeniden dönüyor.
Ancak yasada yeni düzenleme yapıldı ve zaten son derece sıkıntılı olan mevcut şartlar yetmezmiş gibi,  göçmen işçiler için Türkiye'de çalışmak  neredeyse  imkansız hale getirildi.
1 Şubatta yürürlüğe girecek yeni düzenlemede Türkiye'den çıktıktan sonra giriş şartı 90 güne yükseliyor.  Genelde çocuk bakıcılığı, hasta bakıcılığı gibi bakım işleri ve ev hizmetlerinde  çalışan göçmen işçiler  için 90 gün ülkeden ayrılmak, iş kaybı anlamına geliyor.

Yanında çalışan kişiyi bırakmak istemeyenler için ise şöyle bir formül geliştirilmiş:
Çalışmak için kalması istenilen kişilere çalışma izni almak için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na başvuruda bulunulacak. Ve yanında çalıştıracağı kişi için 1.330 TL maaş ve sigorta primi yatırılacak.
Bu formülün göçmen işçilerde kayıtlı çalışmayı teşvik edici olduğu öne sürülebilir. Ancak getirilen kuralların Türkiye şartlarında uygulanabilirliği düşünüldüğünde hiç de öyle olmayacağı açıktır.
Bir taraftan devletin bürokrasisi açısından  bu izinlerin hangi ölçüde kolay ve elde edilebilir olduğu kuşkulu. Diğer taraftan çalışma izni işverenin iki dudağı arasında.  Üstelik  tespit edilen ücretin  iş piyasasında geçerli ücretin çok üstünde olması bakımından uygulanabilirliği de son derece sınırlı...
Kayıtlı çalışmayı özendirici olması bakımından Çalışma İzni düzenlemesi ve sigorta primi şartı ve ücret belirlenmesi ilk bakışta olumlu gibi görünse de her işçinin bu şartlara sahip olma şansı yoktur.
Değişikliğin ilk izleri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 2010 Mart'ında Londra'da BBC Türkçe'ye verdiği röportajda okunuyordu. Başbakan ülke meclislerinden Ermeni soykırımını tanıyan kararların çıkmasının bedelini Türkiye'deki Ermenilerin ödeyeceğini söylüyordu.
"Benim vatandaşım değil bunlar. Ülkemde de tutmak zorunda değilim" dediği, vatandaş olmayan 100 bin Ermeni için "Hadi memleketine diyebilirim" diyordu.
(Bianet'ten yararlanılmıştır)


*24 Ekim 2011 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 28094
Karar Sayısı : 2011/2306
5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki sürenin yeniden belirlenmesine ilişkin ekli Kararın yürürlüğe konulması; Dışişleri Bakanlığının 6/10/2011 tarihli ve 906439 sayılı yazısı üzerine, adı geçen Kanunun 30 uncu maddesine göre, Bakanlar Kurulu'nca 10/10/2011 tarihinde kararlaştırılmıştır.
Abdullah GÜL
CUMHURBAŞKANI

10/10/2011 TARİHLİ VE 2011/2306 SAYILI
KARARNAMENİN EKİ
KARAR

Kalış süresi
MADDE 1 – (1) 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki süre, vize muafiyet süresi veya vizede belirtilen kalış süresi yeterli ise yabancının Türkiye'den çıktığı gün itibarıyla önceki 180 gün zarfında 90 gün olarak uygulanır.
(2) Yabancının Türkiye'deki vize muafiyeti süresi veya vizede belirtilen kalış süresi 90 günden az ise 90 güne tamamlanacak şekilde yurt içinden uzatılabilir.
Yürürlükten kaldırılan mevzuat
MADDE 2 – (1) 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki sürenin 90 gün olarak uygulanmasına ilişkin 22/12/2003 tarihli ve 2003/6641 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı yürürlükten kaldırılmıştır.
Yürürlük
MADDE 3 – (1) Bu Karar, 1/2/2012 tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 4 – (1) Bu Karar hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.