31.05.2012
Ev İşi İş, Ev İşçisi İşçidir
Artan kentleşmeyle beraber, kamusal hizmetlerin kısılması, sosyal devlet uygulamalarının gerilemesi ev hizmetleri alanında ev işçisi istihdamını büyütmektedir. ILO verilerine göre dünyada 50 milyonla yüz milyon arasında ev işçisi bulunmaktadır.
Resmi bir istatistik bulunmayışı kesin bir bilgiye sahip olmamamızı getiriyor. Ancak kaba bir hesapla dahi yüz binlerce ücretli ev işçisi bulunduğunu tahmin etmek zor değildir.
Bu kadar büyük sayıda istihdamın gerçekleştiği ev hizmetleri alanının 4857 sayılı iş kanunun dışında tutulması son derece yakıcı sorunlar doğurmaktadır.
1979 yılına kadar konut kapıcıları da iş yasası kapsamı dışında tutulmaktaydı. Ancak bu tarihteki iş yasasına ek bir madde konarak konut kapıcıları iş yasası kapsamına alınmış,özgün çalışma koşullarına göre tüzük ve yönetmelik düzenlenerek sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınabilmiştir. Ev hizmetlerinin iş yasasında tanımlanması için de benzer formüller geliştirilebileceği düşünmekteyiz.
TANIM:
Ev İşi Nedir, Ev İşçisi Kimdir?
Ev işi nedir?
Ev işi, evin belirli bir üyesi veya tüm aile fertleri için evde veya aile fertleri için icra edilen her tür iştir.
Bu işler arasında, çocuk, hasta ve özürlü bakımı, ev temizliği, yemek yapma, ütü yapma, çamaşır yıkama, bahçe bakımı, evin güvenliğini sağlama ve ailenin şoförlüğünü yapma gibi çok çeşitli işler yer alır.
Ev işçisi kimdir?
Ev işçisi, istihdam ilişkisi içinde ev işlerini yapan kişidir. Buna göre ev işçisi tanımı, yarı zamanlı (part-time) ev işleri yapan; bir veya birden fazla işveren için çalışan; ülke vatandaşı olan veya olmayan; evde yaşayan veya yaşmayan ev işçilerini kapsar.
Ev işçisinin işvereni ev işinin sağlanacağı aile fertlerinin tümüdür.
Ev İşçilerinin çalışma kural ve esaslarının belirlenmesinde 4857 sayılı kanun bütün hükümleri geçerli olmalıdır.
İŞ YASASI ve EV İŞÇİLERİ
Mevcut durumumuz
4857 sayılı iş kanunun 4.maddesinin
(e) fıkrasında, ev hizmetlerinde çalışanları kapsam dışında bırakıldığı
yazmaktadır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, sigortalı
sayılmayanlar başlıklı paragrafın 6/C bendi (değişik:17.4.2008–5754/4. mad.) ev
hizmetlerinde çalışanlar (ücretle ve sürekli olarak çalışanlar hariç) ibaresi
yer almaktadır. Yine aynı madde "sürekli" çalışanlarında istisnasını belirlemiş
ve "ev hizmetlerinde hizmet akdi ile sürekli çalışmasına rağmen, haftalık
çalışma sürelerinin 4857 sayılı İş Kanununda belirtilen sürelerden az olması
nedeniyle, aylık kazançları prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz
katından az olanlar," demek suretiyle maddenin uygulanabilirliğinin de yolunu
kapatmıştır
Ancak "sürekli" çalışan ev işçilerinin SSK'lılık durumlarına bakıldığında uygulamadaki zorluklar nedeniyle istisnalar dışında kalan binlerce ev işçisi kayıt dışında kalmaktadır. Ya da ev işçisi olarak değil, ev iş vereninin işletmelerinde çalışıyor gösterilmektedir. Bu durum da mevcut sınırlı çerçevede tanınan hakkın da kullanılabilir olmadığını göstermektedir.
4857 sayılı iş yasasında ve 5510 sayılı yasada yapılacak esaslı değişikliklerle ev işçileri işçi ve sigortalı sayılmayanlar başlığından çıkarılması ve alana özel yasal düzenlemenin yapılması zorunludur
Sorular, sorunlar , öneriler:
1.Gündeliğe giden ev işçileri birden çok iş veren aileye ya da kişiye hizmet sunmaktadır. Bu da "iş vereninin belirsiz" olduğu, bu nedenle "formül bulmanın zor" olduğu gibi çekinceleri gündeme getirmektedir. Ancak bu soruna çok basit ve uygulamada pratik bir çözüm üretilmesi mümkündür.
Örnek1. Sigorta sisteminin uygulanması bakımından devlet işveren işbirliği sorunun çözümü için gerekli olacaktır. Uzun süredir yerleştirilmeye çalışılan UYAP ve e- devlet uygulamaları yeterli imkanı sunmaktadır. Ev hizmetlerinin sosyal güvenlik düzenlemeleri için uygun hale getirilebilir. (İmece Kadın Sendikasının önerisidir)
Örnek2. Fransa örneğinde olduğu gibi gündelikçi ev işçilerine ücret çeki uygulanması yoluyla işçiler sosyal güvence kapsamına alınabilir. Faransa'da ev işçisine gazete bayiinden ya da marketten kolayca ulaşılabilecek ücret çekleri ile ödeme yapılmaktadır. Bankalarda çek bozdurulurken işçi kayıta da alınmış olmakta, sigorta primleri kesilmektedir.
2- İş kazaları ücretsiz ev işçileri (ev kadınları) ve ev işçileri arasında sıkça yaşanmaktadır. Ancak çoğu zaman ev işçilerinin "camdan düşerek ölümü" bir şekilde ev işçisi olarak kaydedilmemektedir. Antalya'da 4. kattan düşerek ağır yaralanan Minire İnal örneğinde olduğu gibi ev işçileri iş vereniyle duygusal (sanal bir akrabalık ilişkisi) kurabilmekte ev işverenlerini koruyucu davranabilmektedirler… Y a da iş kazası iş verenler tarafından örtbas edilebiliyor.
Üstelik ev işçilerinin geçirdiği iş kazaları ile ilgili bir kayıt sistemi de yoktur. Bu nedenle iş kazalarının sayısı tam olarak belirlenememektedir. Ancak basına yansıyan kadarıyla bilgi toplanabilmektedir.
İş kazaları özellikle yüksekte çalışma kurallarına uymamak kaynaklı önlenebilir kazalardır. Ancak ev işçilerinin iş yasası dışında bırakılması bu duruma çözüm üretilmemesini getirmektedir. Bu nedenle ev işçilerinin yaşadığı kazalar kaza değil iş cinayetidir.
3- Ev işçilerinde yaygın bir şekilde karşılaşılan meslek hastalıkları; menüsküs, bel ve boyun fıtığı, astım, kas yırtılmaları, strese bağlı hastalıklar vb. hastalıklardır. Meslek hastalıkları iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmaması nedeniyle önlenememektedir.
4-Evin özel alan olması gerekçe gösterilerek ev işçilerinin iş müfettişlerince denetiminin mümkün olmadığı yönünde bir düşünce yaygın bir şekilde ifade edilmektedir.
Kanımızca bu durum yönetmeliklerle düzenlenebilecek bir mevzu olarak ele alınmalıdır. Halen mevcut işyerlerinde iş müfettişleri tarafından bir çok konuda "çağrı" usulü ile denetim yapılmakta ve çağrıya uymayarak denetime gelmeyen işverenlere ciddi cezalar kesilmektedir. Bu cezalar bir çok konuda caydırıcı nitelik taşıyabilmektedir. Sadece bu yöntemin kullanılması bile ev işverenlerinin denetlenebilmesinde önemli derecede etki yaratabilecek niteliktedir. Alana özel başkaca bir çok yöntemde belirlenebilir. Belirlenmelidir.
Somut Öneriler:
1- 4857 sayılı kanunun 4. maddesinin e bendindeki istisna hükmü kaldırılmalıdır.
Buna dayanarak 5510 saylı kanundaki sigortalı sayılmayanlar maddesi revize edilmelidir.
2-Konut kapıcılarında olduğu gibi; ev hizmetlerinde çalışanların çalışma koşullarını düzenleyen ayrı bir yönetmelik ve tüzük çıkarılmalıdır.
3-İş sağlığı ve iş güvenliği yasasında ev hizmetlerinin özgün koşulları gözetilerek çelişen maddeler (özel alanın denetimi) istisna tutulabilir. Şöyle ki; ev hizmetleri ile ilgili esaslar ayrı bir yönetmeliğe tabi olabilir.